Cube Incubation'da Corona Çalışmaları

Dünya Sağlık Örgütü tarafından pandemi olarak belirlenen yeni tip koronavirüs (COVID-19) ile mücadele kapsamında Teknoloji Geliştirme Bölgelerinde faaliyet gösteren firmaların yapmış olduğu çalışmalar gün geçtikçe önem kazanıyor. Salgınla mücadele kapsamında bölgelerde faaliyet gösteren firmaların fikirleri ve ürünleri ile ilgili, inovasyon, teknoloji ve üretim alanında oldukça etkili yöntemler geliştirilmektedir.

2013 yılı sonunda kapılarını girişimcilere açan Teknopark İstanbul’da, kuruluşundan günümüze Savunma Sanayii, Havacılık ve Uzay, Denizcilik, Endüstriyel Yazılım, İleri Malzeme, Enerji ve Sağlık alanlarında çeşitli projeler yürütülmüş, projeler sonucunda ortaya çıkan ürün ve hizmet geliri 3 Milyar TL tutarına ulaşmıştır.

Sağlık alanında yürütülen çalışmaların da desteklendiği Teknopark İstanbul’da, 2014 yılında faaliyete geçen kuluçka merkezi Cube Incubation ile medikal cihaz ve ilaç sektörlerinde proje geliştiren girişimciler için ıslak ve kuru laboratuvar alanları tesis edilmiş, bu sayede birçok girişimci bölge içinde test çalışmalarını yürütme imkânı bulmuştur.

Teknopark İstanbul bölgede faaliyet gösteren Ar-Ge ve kuluçka firmalarının ulusal, uluslararası ve sektörel işbirliğini, iş kapasitelerini ve verimliliği artırmaya yönelik çeşitli oluşumlara ve yapılara ev sahipliği yapmaktadır. Bunlardan bir tanesi olan İstanbul Sağlık Endüstrisi Kümelenmesi (İSEK) ile İstanbul ve yakın çevresinde sağlık teknolojileri ve yaşam bilimleri alanında faaliyet gösteren çeşitli seviyede firma, STK ve üniversitelerin ilgili araştırma merkezleri ile ortak çalışmalar yürütülmektedir.

Cube Incubation’da faaliyet gösteren ve mezun olan girişimciler Covid-19 salgını ile mücadele noktasında önemli başarılara imza atarak, Teknopark İstanbul’un da sağlamış olduğu altyapı destekleri ile geliştirmiş oldukları ürün ve hizmetleri duyurma imkânı yakalamıştır.

2017 yılında Cube Incubation bünyesinde akademisyenlerce kurulan ELAA Teknoloji, “Mekanik Solunum Cihazı” ürünü ile Coviv-19 hastalarının bulunduğu her odayı yoğun bakım odası haline dönüştürmeyi ve tedavi hızını artırmayı hedeflemektedir. Tasarım ve teknik çizimleri tamamlanan ve malzeme özellikleri belirlenen taşınabilir ventilatör cihazının prototip testlerine başlanılmış, bu kapsamda Sabancı Üniversitesi Tümleştirilmiş Üretim Araştırma ve Uygulama Merkezi (KORDSA) ile işbirliği çalışmaları devam etmektedir.

Akademisyen Prof. Dr. Dilek Kazan tarafından kurulan Bacpolyzyme Biyomühendislik, geliştirmeye devam ettiği projesi ile kronik yaraların tedavisi, gelişmiş yaraların bakımı, enfeksiyon önleme ve risk altındaki cildin korunması amacı ile doğal ürünler ile formüle edilerek ilaç endüstrisinde kullanılacak biyopolimer üretmeyi hedeflemektedir. Firma prototip aşamasında olan “Saf Biocellulose” ürünü ile Covid-19 salgınından korunmak için kullanılan maskelerin koruyuculuğunu artırmayı ve tamamen biyolojik olarak uyumlu biyomalzemenin maskelere entegre edilmesini hedeflemektedir.

Prof. Dr. Tarık Özkul ve Prof. Dr. Haluk Özkul’a ait, 2019 yılında Hello Tomorrow Global Challenge top 500’de finale kalan Stratejik Yenilikçi Girişimler şirketi, parabolik çanaklı güneş enerjisi sistemi, metal yorgunluğu algılama sensörü, işitme kayıplarını ameliyatsız gideren östaki cihazı ve fırtınaya dayanıklı rüzgar tribünü konularında yürütmüş olduğu projeleri ile Cube Incubation’un ilk girişimcilerinden bir tanesidir.

Firma, Covid-19 hastalığında kullanılmak üzere, ihtiyaç duyulduğu an ve miktar kadar, bir düğme dokunuşuyla kesintisiz oksijeni sağlayan elektronik “Oksijen Jenerasyon Cihazı” üzerinde çalışmaya devam etmektedir. Patent başvuru süreci devam eden cihaz oda havasını alıp, oksijeni diğer gazlardan ayırır ve hastaya yüksek konsantrasyonda oksijen verir. Prototip üretimi devam etmektedir.

Cube Incubation’da yer alan Çekirdek Ar-Ge girişim şirketi ise Sağlık Bakanlığı ile testlerini yaptığı ve KKTC, Suudi Arabistan, Hollanda, Pakistan, Kazakistan gibi ülkelerle görüşmeler yaptığı “Kitlesel Pandemi Yönetimi” uygulaması üzerinde çalışmaya devam ediyor. Virüsün hızlı bir şekilde yayılmasının kontrol altına alınmasını sağlayarak, sağlık sistemin çökmesini engellemeyi hedefleyen bu proje sadece Covid-19 salgın sürecine yönelik değil tüm dünyada yaşanabilecek olası krizlere yönelik olacak çapta geliştirilmektedir.

2019 yılında faaliyete başlayan Scalar Vision Bilgi Teknolojileri, arttırılmış gerçeklik, 3D tarama ve görüntü aktarma, mobil uygulamalar konularında projeler geliştirmektedir. Firma Covid-19 salgını sebebiyle alınan önlemler kapsamında uzaktan çalışmanın kaçınılmaz olduğu, iş seyahatlerinin ve iş toplantılarının yapılamadığı bugünlerde, gerçek zamanlı 3D görüntü oluşturup, gerçek dünyadakinin benzeri üç boyutlu görüşme yapma imkânı sağlayan “Holoporter” projesi üzerinde çalışmalarını sürdürmektedir. Proje prototip aşamasında olup, kontrollü ortamda demo yapabilir düzeydedir.

Türkiye’deki ve Dünya'daki ilk holografik iletişim sistemini üreten Scalar Vision, Holoporter projesi ile gerçek zamanlı olarak 3D görüntü iletip aynı zamanda sunum, video ve üç boyutlu nesneler ile çalışmaya imkân tanımaktadır.
 

Gizem DAĞLI